Pick a language and start learning!
Superlative adjectives Exercises in Turkish language
Superlative adjectives are a vital part of language learning, allowing you to express the highest degree of a quality among three or more entities. In Turkish, forming superlative adjectives is straightforward and follows a distinct pattern that can be mastered with practice. Understanding how to use superlatives correctly will enable you to convey comparisons more effectively, adding depth and precision to your conversations. This page is dedicated to helping you grasp the nuances of Turkish superlative adjectives, providing you with exercises that will enhance your proficiency and confidence in using them.
In Turkish, the superlative form is typically created by adding the prefix "en" before the adjective. For example, "büyük" (big) becomes "en büyük" (the biggest). This simple yet powerful tool allows you to emphasize the extremity of qualities in your descriptions. Through a series of targeted exercises, you will learn to identify and apply superlative adjectives in various contexts, from everyday conversations to more complex sentences. By the end of these exercises, you'll be well-equipped to use superlatives fluently, making your Turkish communication more effective and engaging.
Exercise 1
<p>1. Türkiye'nin *en yüksek* dağı Ağrı Dağı'dır (highest).</p>
<p>2. Bu yaz tatilinde gittiğimiz plaj *en güzel* plajdı (most beautiful).</p>
<p>3. Mehmet sınıftaki *en çalışkan* öğrencidir (most hardworking).</p>
<p>4. Bu restoranda yediğim yemek *en lezzetli* yemektir (most delicious).</p>
<p>5. Dünyanın *en uzun* nehri Nil Nehri'dir (longest).</p>
<p>6. Ahmet, takımın *en hızlı* koşucusudur (fastest).</p>
<p>7. Bu roman yazarın *en başarılı* eseridir (most successful).</p>
<p>8. Ayşe, ailesindeki *en küçük* çocuktur (smallest/youngest).</p>
<p>9. Bu şehirdeki *en eski* bina müzedir (oldest).</p>
<p>10. Kış aylarında bu bölge *en soğuk* olur (coldest).</p>
Exercise 2
<p>1. Bu restoran *en iyi* yemekleri sunuyor (superlative adjective for quality).</p>
<p>2. Ayşe sınıfın *en zeki* öğrencisidir (superlative adjective for intelligence).</p>
<p>3. Everest Dağı dünyanın *en yüksek* dağıdır (superlative adjective for height).</p>
<p>4. O, ekibimizin *en hızlı* koşucusudur (superlative adjective for speed).</p>
<p>5. Bu pasta *en lezzetli* tatlıdır (superlative adjective for taste).</p>
<p>6. İstanbul, Türkiye'nin *en büyük* şehridir (superlative adjective for size).</p>
<p>7. Bu film yılın *en heyecan verici* filmidir (superlative adjective for excitement).</p>
<p>8. Ali'nin kedisi mahalledeki *en şişman* kedidir (superlative adjective for weight).</p>
<p>9. Bu sınav yılın *en zor* sınavıdır (superlative adjective for difficulty).</p>
<p>10. Merve, şirketin *en başarılı* çalışanıdır (superlative adjective for success).</p>
Exercise 3
<p>1. Bu sınıftaki *en çalışkan* öğrenci Elif'tir (most hardworking).</p>
<p>2. Türkiye'nin *en büyük* şehri İstanbul'dur (largest).</p>
<p>3. O, takımımızın *en hızlı* koşucusudur (fastest).</p>
<p>4. Bu, hayatımda izlediğim *en güzel* film (most beautiful).</p>
<p>5. Bugün yılın *en soğuk* günü (coldest).</p>
<p>6. Bu restoranın tatlıları *en lezzetli* yemeklerdir (most delicious).</p>
<p>7. En son okuduğum kitap *en ilginç* kitaptı (most interesting).</p>
<p>8. Şu anki işim, şimdiye kadar çalıştığım *en zor* iş (most difficult).</p>
<p>9. O, ailenin *en genç* üyesidir (youngest).</p>
<p>10. Bu, aldığım *en pahalı* hediye (most expensive).</p>